Numaralı Lens Kullananların Bilmesi Gereken 7 Şey

Numaralı Lens Kullananların Bilmesi Gereken 7 Şey

17.12.2025


Numaralı lens kullanımı, özellikle son yıllarda büyük bir artış gösterdi. Gözlük kullanımının bazı pratik dezavantajları, insanları alternatif çözümlere yönlendirdi. Lensler, estetik kaygıları azaltması ve daha geniş görüş açısı sunması nedeniyle tercih edilir hale geldi. Ayrıca aktif yaşam tarzına sahip bireyler, spor yaparken ya da sosyal ortamlarda lensin sağladığı konforu gözlükle kıyaslayamaz hale geldi. Gözlük çerçeveleri, görüş alanını sınırlar; oysa lens, bu sorunu tamamen ortadan kaldırır.

Gözlükten lense geçiş yapan kullanıcıların aklında pek çok soru oluşur. Bu soruların başında "gözüm uyum sağlar mı?", "lens kullanmak zor mu?", "hangi markayı tercih etmeliyim?" gibi endişeler yer alır. İnsanlar, ilk kez lens kullanmaya başladıklarında alışma sürecinde zorluklar yaşayabilir. Ancak doğru yönlendirmeyle bu süreç kolaylaşır. Bilgi eksikliği, yanlış ürün seçimiyle sonuçlanabilir. Bu da hem göz sağlığını riske atar hem de kullanıcı deneyimini olumsuz etkiler.

Göz sağlığına uygun bir lens seçimi yapmak, sadece görmeyi düzeltmekle kalmaz; aynı zamanda konforlu bir kullanım da sağlar. Her göz yapısı farklıdır. Bu nedenle her lens herkese uygun olmayabilir. Gözün eğriliği, çapı ve gözyaşı oranı gibi faktörler, kişisel tercihleri belirler. Uygun olmayan lens kullanımı, uzun vadede ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir. Lens tercihinde göz hekimi yönlendirmesiyle hareket etmek hayati önem taşır.

1. Göz Reçetesi Güncel Olmalı

Numaralı Lens Alırken Reçete Şart mı?

Lens kullanmaya karar veren bireyler için ilk adım, geçerli bir lens reçetesine sahip olmaktır. Gözlük reçetesiyle lens satın almak yaygın bir hatadır. Çünkü gözlük reçetesi, gözlük camı kullanımı için düzenlenir ve lens için gereken parametreleri içermez. Lens reçetesi, göz yüzeyinin eğriliği (BC), çap (DIA) ve lens gücünü ayrı ayrı belirtir. Bu değerler, doğrudan gözle temas eden lensin doğru oturması için gereklidir.

Lens kullanımı, gözün fizyolojik özelliklerine doğrudan müdahale eder. Bu nedenle bir göz hastalıkları uzmanının detaylı muayenesi şarttır. Göz kuruluğu testi, göz kapağı yapısı ve kornea sağlığı gibi unsurlar değerlendirilmeden yapılan lens seçimi risk taşır. Bu süreç yalnızca uzman hekimler tarafından güvenli şekilde yürütülür.

Güncel Reçete Olmadan Lens Kullananların Karşılaştığı Sorunlar

Güncel reçete olmadan alınan lensler, göz sağlığını tehdit eder. Yanlış numara seçimi, gözde odaklanma sorunlarına yol açar. Kullanıcı, yakın ya da uzak mesafeleri net göremez. Bu durum göz kaslarını zorlar ve gün sonunda yorgunluk hissi oluşur. Gözlük kullanıcıları bu tür problemleri daha az yaşar. Ancak lens doğrudan göze temas ettiğinden, uyumsuzluk daha hızlı hissedilir.

Bir diğer yaygın sorun ise göz kuruluğudur. Uygun olmayan lensler, göz yüzeyini yeterince nemli tutamaz. Bu da yanma, batma ve kaşıntı gibi rahatsızlıkları beraberinde getirir. Özellikle uzun süreli kullanımda bu durum daha da belirginleşir. Lensin çapı ya da eğriliği göz yapısına uymadığında, göz kapaklarıyla sürtünme yaşanır. Bu sürtünme, korneada tahrişe neden olabilir.

Güncel reçeteye sahip olmadan kullanılan lensler, uyum bozukluklarına da yol açar. Göz beyni yanıltır ve sürekli olarak netleştirme çabası içine girer. Bu durum baş ağrısı, bulanık görme ve hatta denge sorunlarına kadar uzanabilir. Her göz numarası, her lens tipiyle uyumlu değildir. Uzman onayı olmadan yapılan denemeler, ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Sağlıklı ve konforlu lens kullanımı, güncel reçeteyle başlar.

2. Seçilen Lens Kullanıcının Göz Yapısına Uygun Olmalı

Temel Eğri ve Çap Ne Anlama Geliyor?

Lens seçimi, göz sağlığı için en kritik aşamalardan biridir. Her insanın göz yapısı birbirinden farklıdır. Bu farklılık, lensin göze oturmasını doğrudan etkiler. Temel eğri (BC) ve çap (DIA) değerleri, lensin gözle ne kadar uyumlu olacağını belirler. Bu ölçüler, gözün kornea yapısına uygun şekilde lensin merkezde kalmasını sağlar. Aksi durumda lens kayar, bulanıklık oluşur ve kullanıcı rahatsızlık hisseder.

Temel eğri, lensin iç yüzeyindeki kavis miktarını ifade eder. Bu değer, göz yüzeyinin doğal eğriliğiyle uyum içinde olmalıdır. Eğer lensin eğrisi gözün yapısından çok farklıysa, lens göze baskı yapar ya da tam oturmaz. Bu da görüş kalitesini düşürür ve gözde tahrişe yol açabilir. DIA yani çap değeri ise lensin genişliğini belirtir. Göz küresi ile uyumlu çap seçilmezse lens kenarları göz kapağına sürtünür. Bu da Lensin kaymasına, sıkmasına ve uzun vadede rahatsızlıklara neden olur.

Bir lensin başarılı olması için hem temel eğri hem de çap ölçüsünün doğru belirlenmesi gerekir. Bu değerler göz hekimi tarafından özel cihazlarla ölçülür. Rastgele lens denemek hem sağlıksız hem de risklidir. Lens markaları arasında BC ve DIA değerleri değişebilir. Bu nedenle farklı markaya geçmeden önce bu ölçüler yeniden değerlendirilmelidir. Gözünüz için uygun olmayan lens, kısa sürede kullanılamaz hale gelir.

Numaralı Lens Tavsiyesi Arayanlar İçin Seçim Kriterleri

Lens seçerken yalnızca numara değil, kalite ve kullanım şekli de önemlidir. Marka güvenilirliği bu noktada ilk kriter olmalıdır. Uzun yıllardır piyasada olan, göz doktorları tarafından tavsiye edilen markalar her zaman daha güvenlidir. Tanınmamış ya da çok ucuz ürünler göz sağlığı açısından risk taşır. Lensin kalitesi, üretim teknolojisi ve kullanılan materyaller ile doğrudan ilişkilidir.

Lens türü seçimi de kullanıcı alışkanlıklarına bağlıdır. Günlük lensler hijyen açısından avantajlıdır çünkü her gün yenisi kullanılır. Aylık lensler ise düzenli bakım gerektirir. Hangi türün daha uygun olduğuna yaşam tarzı karar verir. Spor yapanlar ya da sık seyahat edenler genellikle günlük lens tercih eder. Ancak ofis çalışanları ya da düzenli rutine sahip kişiler aylık lens kullanabilir.

Bir başka önemli kriter ise oksijen geçirgenliği ve su içeriğidir. Oksijen geçirgenliği yüksek olan lensler, gözün nefes almasını sağlar. Bu özellik, uzun süreli kullanımlarda göz sağlığını korur. Su içeriği yüksek lensler ise daha yumuşaktır ve kuru gözler için idealdir. Ancak bazı gözlerde fazla su içeriği tam tersi etki yapabilir. Bu nedenle lens seçimi kişiye özel olmalıdır ve doktor tavsiyesiyle yapılmalıdır.

3. Lens Temizliği ve Hijyen Alışkanlıkları Hayati Önem Taşır

Lens Kullanımında En Sık Yapılan Hijyen Hataları

Lens kullanıcılarının yaptığı en büyük hata, hijyen kurallarına uymamaktır. Göz çok hassas bir organdır ve doğrudan temas eden lens, hijyenik değilse enfeksiyon riski taşır. Musluk suyuyla lens temizlemek son derece tehlikelidir. Musluk suyunda bulunan mikroorganizmalar, korneada ciddi enfeksiyonlara yol açabilir. Bu hata, acil müdahale gerektiren göz hastalıklarına neden olur.

Bir diğer sık yapılan hata, elleri yıkamadan lens takmaktır. Eller, gün boyunca pek çok yüzeyle temas eder. Bu temas, lensin üzerine bakteri geçişine sebep olabilir. Ayrıca bazı kullanıcılar, eski lens solüsyonunu yeniden kullanır. Oysa kullanılan solüsyon, bakteri üretmeye başlamış olabilir. Bu alışkanlık, lensin steril kalmasını engeller. Hijyen ihmali, kısa vadede bile kalıcı göz hasarına neden olabilir.

Doğru Temizlik Rutini Nasıl Olmalı?

Lens temizliği düzenli bir rutin gerektirir. Bu rutin, hem lens ömrünü uzatır hem de göz sağlığını korur. İlk adımda, lens takmadan önce eller sabunla iyice yıkanmalıdır. Ellerde kalan kir ya da yağ, lens yüzeyine zarar verebilir. Yıkama sonrası eller kağıt havlu ile kurulanmalıdır. Havlu tüyleri lens üzerine geçebilir ve rahatsızlık oluşturabilir.

Lens her çıkarıldığında, taze solüsyonla yıkanmalıdır. Kutu içindeki eski solüsyon yeniden kullanılmamalıdır. Lensin her yüzeyi hafifçe ovalanarak temizlenmelidir. Ayrıca lens kabı da düzenli olarak yıkanmalı ve kurutulmalıdır. Kabın içinde sürekli sıvı bırakmak bakteri üretimini artırır. En güvenli yöntem, lens kabını her ay yenisiyle değiştirmektir.

  • Elleri farfümsüz ve nemlendiricisiz sabunla yıkayın
  • Lensleri her gün yeni solüsyonla durulayın
  • Kutu içinde solüsyon tekrar kullanılmamalı
  • Ayda bir lens kabını değiştirin
4. Gözlükten Lense Geçiş Süreci Dikkatli Planlanmalı

4. Gözlükten Lense Geçiş Süreci Dikkatli Planlanmalı

Geçiş Sürecinde Adaptasyon Zamanı

Gözlükten lense geçmek, fiziksel olduğu kadar zihinsel bir adaptasyon sürecini de gerektirir. Lens, doğrudan göz yüzeyine yerleşir. Bu da göz kaslarının yeni duruma alışmasını zorunlu kılar. İlk günlerde görüşte küçük oynamalar yaşanabilir. Göz kasları, lensin sunduğu farklı odak düzeyine uyum sağlamaya çalışır. Bu süreç kişiden kişiye değişir. Bazı kullanıcılar birkaç gün içinde alışırken, bazılarında bu süre bir haftayı bulabilir.

Geçiş döneminde gözde kuruluk hissi görülebilir. Lens, gözyaşı filmini etkileyebilir ve bu durum göz yüzeyinde tahrişe neden olabilir. Özellikle bilgisayar karşısında çalışanlar bu durumu daha yoğun yaşar. Sık kırpılmayan gözlerde lens daha hızlı kurur. Gözde batma, yanma ya da yabancı cisim hissi oluşabilir. Bu belirtiler adaptasyonun doğal parçasıdır ancak uzun sürerse hekime danışılmalıdır.

Bazı kullanıcılar geçici bulanıklık yaşadıklarını bildirir. Bu durum genellikle gözün lense tam alışamamasından kaynaklanır. Ayrıca lensin çapı ya da temel eğrisi uygun değilse net görüş sağlanamaz. Gözlükten gelen alışkanlıklar da bu bulanıklığı artırabilir. Çünkü gözlük, gözden biraz uzak dururken; lens, doğrudan gözün üzerine oturur. Bu mesafe farkı, odak alışkanlıklarını etkiler ve netliğe alışmak zaman alır.

Gözlükten Lense Geçiş Yapanlara Özel Tavsiyeler

Geçiş süreci aceleye getirilmemelidir. Lens kullanmaya ilk kez başlayanlar, tam gün yerine günde birkaç saatle başlamalıdır. Göz, bu süre zarfında yeni koşullara alışmaya çalışır. İlk birkaç gün yalnızca evde veya kısa dışarı çıkışlarda lens kullanılmalıdır. Böylece olası rahatsızlıklar fark edilir ve çözüme daha hızlı ulaşılır. Bu kontrollü geçiş, uyumu kolaylaştırır.

Kuruluk hissini azaltmak için suni gözyaşı damlaları kullanılabilir. Özellikle ekran başında çalışanlar, gün içinde birkaç kez bu damlalardan faydalanmalıdır. Suni gözyaşı, lensin nem dengesini sağlar ve göz yüzeyini korur. Bu ürünler göz hekiminin tavsiyesiyle tercih edilmelidir. Her ürün her göz için uygun olmayabilir. Koruyucusuz olanlar genellikle daha iyi tolere edilir.

Geçiş sürecinde gözlüğü tamamen bırakmak önerilmez. İlk hafta boyunca gözlük mutlaka yedekte tutulmalıdır. Gözde batma, bulanıklık ya da rahatsızlık hissedildiğinde gözlüğe geçmek doğru bir adımdır. Bu sayede göz dinlenir ve lens kullanımına ara verilmiş olur. Zamanla lensle geçirilen süre artırılabilir. Ancak bu süreç kullanıcıya özel planlanmalıdır.

5. Ekran Karşısında Uzun Süre Kalanlar İçin Ekstra Önlem Gerekir

Mavi Işık Etkisi ve Numaralı Lens Kullanımı

Günümüzde pek çok kişi saatlerce bilgisayar ya da telefon ekranına bakıyor. Bu durum göz sağlığını olumsuz etkiler. Ekran karşısında göz kırpma sıklığı önemli ölçüde azalır. Normalde bir insan dakikada 15-20 kez göz kırpar. Ancak ekran başında bu sayı 5-7’ye düşebilir. Bu azalma göz yüzeyinin kurumasına neden olur. Lens kullananlarda bu etki daha hızlı ortaya çıkar.

Yapay mavi ışık, dijital cihazların yaydığı bir ışık türüdür. Bu ışık, uzun süreli maruz kalındığında gözde yorgunluk ve odaklanma zorlukları yaratır. Dijital göz yorgunluğu, lens kullanan kişilerde daha belirgin hale gelir. Gözlerde yanma, kuruluk, kaşıntı ve bulanık görme gibi belirtiler ortaya çıkar. Bu etkileri azaltmak için ekran süresi kontrol altına alınmalıdır.

Bilgisayar Kullananlara Özel Lens Tavsiyesi

Ekran karşısında çalışanlar için özel lens tercihleri mevcuttur. Günlük kullanım lensleri bu kullanıcılar için daha sağlıklıdır. Her gün yeni lens kullanmak, birikintileri ve hijyen riskini ortadan kaldırır. Günlük lensler daha incedir ve oksijen geçirgenliği genellikle yüksektir. Bu sayede göz daha rahat eder ve uzun süreli kullanım daha konforlu olur.

Su içeriği yüksek olan lensler, göz kuruluğu yaşayan kişiler için avantaj sağlar. Ancak her göz su içeriğine aynı şekilde tepki vermez. Bu nedenle lens seçimi kişisel deneme süreci gerektirir. Mavi ışık filtreli lensler, dijital yorgunluğu azaltmak amacıyla geliştirilmiştir. Bu tür lensler, ekran ışığını filtreleyerek gözün daha az yorulmasını sağlar. Uzun süreli ekran maruziyeti olanlar bu ürünleri değerlendirmelidir.

6. Lens Süresi ve Saklama Koşulları Takip Edilmeli

Süresi Geçmiş Lens Ne Gibi Sorunlara Yol Açar?

Lensin belirli bir kullanım süresi vardır ve bu süre geçildiğinde risk başlar. Süresi dolmuş lensler, göz yüzeyinde protein birikimine neden olur. Bu birikim, lensin geçirgenliğini düşürür ve görüş kalitesini bozar. Aynı zamanda gözde batma hissi, kızarıklık ve tahriş oluşabilir. Bu belirtiler ihmal edilirse enfeksiyon riski artar.

Eski lenslerin yapısı bozulur ve bu da korneayı tahriş eder. Göz, bu yabancı yapıya karşı savunma mekanizması geliştirir. Bu da bağışıklık tepkisi ve iltihabi durumlara yol açabilir. Kontakt lens kullananlar, bu gibi riskleri önlemek için lens sürelerine dikkat etmelidir. Gözde yanma ya da kaşıntı başladığında ilk şüphe kullanılan lensin süresi olmalıdır.

Günlük – Aylık – Yıllık Lens Süreleri Ne Anlama Geliyor?

Lensler farklı sürelerde kullanılmak üzere tasarlanır. Günlük lensler bir kez takılır ve gün sonunda atılır. Bu lensler en hijyenik olanıdır. Aylık lensler 30 gün boyunca kullanılır ancak her gece solüsyonda bekletilmelidir. Yıllık lensler ise özel bakım gerektirir ve her kullanıcıya önerilmez.

Günlük lensler, seyahat edenler ve hijyen önceliği olanlar için idealdir. Aylık lensler ise düzenli kullanıcılar için ekonomik bir çözümdür. Bu lenslerin her gün temizlenmesi ve doğru şekilde saklanması gerekir. Lens kutusu ve solüsyon seçimi de bu süreçte önemlidir. Solüsyonlar gözle uyumlu olmalı ve her gün tazelenmelidir.

Saklama şartları, lens sağlığı açısından belirleyicidir. Lens sıcak ortamda bekletilmemeli ve kapağı açık bırakılmamalıdır. Kirli kaplar ve eski solüsyonlar enfeksiyon riskini artırır. Kullanıcı, lensini her kullanımdan sonra doğru şekilde muhafaza etmelidir. Bu önlemler, göz sağlığını korumak için vazgeçilmezdir.

7. Göz Hekimi Kontrolleri İhmal Edilmemeli

7. Göz Hekimi Kontrolleri İhmal Edilmemeli

Rutin Kontrollerin Önemi

Lens kullanımı, yalnızca doğru ürünü seçmekle bitmez. Süreç boyunca göz hekiminin yönlendirmesi büyük önem taşır. Rutin kontroller, lensin göze uyum sağlayıp sağlamadığını belirlemek için gereklidir. Bazı lensler ilk etapta rahat hissettirebilir, ancak zamanla gözde baskı ve tahriş yaratabilir. Bu gibi durumlar ancak muayene sırasında ortaya çıkar.

Hekim, gözün kornea yapısını, gözyaşı seviyesini ve genel sağlığını düzenli aralıklarla değerlendirir. Bu değerlendirme, lens kullanımına devam edilip edilmeyeceğini belirler. Göz sağlığının takibi, olası riskleri önceden tespit etmek açısından kritik rol oynar. Uzun süre lens kullananlarda göz kuruluğu, enfeksiyon ya da alerjik reaksiyonlar gelişebilir. Bu durumlar, erken teşhis edilirse kalıcı sorunlara yol açmaz.

Ayrıca reçete güncellemesi de düzenli kontrollerin bir parçasıdır. Göz numarası zamanla değişebilir. Eski reçeteye göre alınan lensler, görüş kalitesini düşürür ve baş ağrısına neden olabilir. Gözlük reçeteleriyle lens alınmamalıdır çünkü her iki ürün için ayrı ölçümler gerekir. Hekim, lens reçetesini hazırlarken çap, temel eğri ve numara gibi detayları dikkate alır.

Hangi Durumda Hemen Doktora Gidilmeli?

Bazı belirtiler, acil müdahale gerektirir. Ani batma ve yanma hissi gözde ciddi bir rahatsızlığın habercisi olabilir. Bu belirtiler, enfeksiyon, kornea çizilmesi veya lensin göze zarar vermesi nedeniyle oluşabilir. Bu tür bir durumda lens hemen çıkarılmalı ve uzman desteği alınmalıdır.

Işık hassasiyeti de önemli bir uyarı işaretidir. Normalden fazla ışık rahatsız ediyorsa, gözde iltihaplanma olabilir. Özellikle sabahları uyanınca şiddetli ışık batması hissediliyorsa zaman kaybetmeden muayeneye gidilmelidir. Bu durum uzun süre devam ederse kalıcı hasarlara yol açabilir.

Görme bulanıklığı, ağrı ve sürekli rahatsızlık hissi de dikkate alınmalıdır. Bu belirtiler lensin uyumsuz olduğuna veya gözde enfeksiyon başladığına işaret eder. Lens çıkarıldıktan sonra bile şikayet devam ediyorsa mutlaka doktora gidilmelidir. Göz sağlığı ihmale gelmez ve her küçük belirti ciddiyetle ele alınmalıdır.

Numaralı Lens Kullananlar Bilinçli Hareket Etmeli

Her gözün yapısı kendine özeldir. Aynı marka ve model lens farklı kişilerde farklı sonuçlar verebilir. Bu nedenle, lens seçimi bilinçli yapılmalıdır. Sadece popülerlik ya da fiyat kıstas alınarak seçim yapılmamalıdır. Doktor tavsiyesiyle hareket etmek, uzun vadede daha sağlıklı bir kullanım sağlar.

Bilinçli lens kullanımı, hem göz sağlığını korur hem de kullanım konforunu artırır. Lens kullanmaya başlamadan önce detaylı bilgi edinmek gerekir. Kullanım süresi, hijyen, saklama koşulları ve doğru alışkanlıklar tüm süreci etkiler. Bu noktada güvenilir kaynaklardan bilgi almak ve ürün temin etmek önemlidir.

Lensmarket.com, orijinal ve markalı numaralı lensleri kullanıcılarına güvenle ulaştırır. Site, hem ürün çeşitliliği hem de müşteri desteği açısından sektörün önde gelen platformlarından biridir. Göz hekiminizden aldığınız reçeteye uygun lensi burada rahatlıkla bulabilirsiniz.

Göz sağlığınızı riske atmayın. Doğru lensi, güvenilir adresten alın. Şimdi Lensmarket.com'u ziyaret edin ve sizin için en uygun numaralı lense ulaşın.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Gözlük reçetesiyle numaralı lens alabilir miyim?

Hayır, gözlük reçetesi ile numaralı lens almak doğru değildir. Gözlük reçetesi sadece cam için gerekli olan düzeltmeyi içerir. Oysa kontakt lens için temel eğri (BC), çap (DIA) ve lens tipi gibi ek bilgilere ihtiyaç vardır. Bu nedenle kontakt lens kullanmak isteyen herkesin ayrı bir lens muayenesi yaptırması gerekir.

Numaralı lens günde kaç saat takılmalı?

Yeni başlayanlar için numaralı lens kullanım süresi günde 4-5 saatle sınırlı olmalıdır. Göz alıştıkça bu süre kademeli olarak artırılabilir. Deneyimli kullanıcılar genellikle 10-12 saate kadar lens takabilir. Ancak gece boyunca lensle uyumak çoğu zaman önerilmez. Hangi süre aralığının sizin için uygun olduğunu göz hekiminiz belirlemelidir.

Lens takarken göz kuruluğu yaşarsam ne yapmalıyım?

Göz kuruluğu, lens kullanıcılarında sık rastlanan bir durumdur. Bu sorunu azaltmak için suni gözyaşı damlaları kullanılabilir. Ayrıca su içeriği yüksek, nem tutma kapasitesi daha fazla olan lens markaları tercih edilmelidir. Göz kuruluğu devam ederse, doktora danışılmalı gerekiyorsa kullanılan lens tipi değiştirilmelidir.

Gözlükten lense geçince görüş farklılaşır mı?

Evet, geçici olarak görüş farklılıkları yaşanabilir. Lens gözün yüzeyine doğrudan temas ettiği için odak noktası değişir. Bu fark, görüşte hafif bulanıklık ya da netlik değişimi olarak hissedilebilir. Göz kasları birkaç gün içinde bu yeni duruma adapte olur. Ancak sorun devam ederse lens uyumu yeniden değerlendirilmelidir.

Hangi marka numaralı lensleri tavsiye edersiniz?

Her kullanıcının göz yapısı ve ihtiyaçları farklı olduğundan, tek bir markayı önermek doğru olmaz. Ancak Johnson & Johnson, Alcon, Bausch + Lomb ve CooperVision gibi markalar dünya çapında güven kazanmış üreticilerdir. Bu markaların günlük ve aylık lens alternatifleri bulunur. En doğru marka ve modeli belirlemek için göz doktorunuzun önerisine göre hareket etmelisiniz.

Bu sitede yer alan metinler bilgilendirme amaçlıdır. Göz doktorunuzun tavsiyelerini dikkate almanızı öneriyoruz.

Bu makaleyi beğendiniz mi ?

Diğer Blog Yazıları
Kategoriler

ANKETE KATIL,
İNDİRİMİ KAZAN!

// Globals // Google TAG MANAGER ECOMMERCE